Now loading.
Please wait.

+90 216 575 06 51


İş Hayatında Zekanın Her Türlüsü Lazım!

İnsanoğlu tarihin ilk yıllarından bu yana beyin ve zekayla uğraşa gelmiştir. Zeka hakkında bugün her bireyin hakim olduğu ana konu IQ'dur. IQ'su yüksek insanların birer deha olduğunu düşünürüz hep. IQ 'su yüksek insanların bir çoğunun takım çalışmasına yatkın olmama gibi ortak bir özelliği bulunmaktadır. Ayrıca sağlıklı bireylerin IQ seviyeleri birbirlerinden çok büyük farklılıklar göstermemektedir.

İş hayatında standart bir IQ sahibiyseniz görev adamı olmak konusunda başarılı olabilirsiniz. Sosyal zeka, tamamen iş hayatına hitap etmese dahi çok fayda sağlamaktadır. Sizi farklı yapacak olanın özellikle yöneticilik pozisyonlarında Duygusal Zeka olduğunu da günümüzün liderlerinden sıkça duyuyoruz.

Duygusal zeka; ilk kez Peter Salovey ve John Mayer tarafından 1990 yılında kullanılan, ardından Harvard Üniversitesi'nden Daniel Goleman tarafından 1995 yılından yazılmış "Duygusal zeka" kitabı ile gündeme gelmiş, kendimizin ve başkalarının hislerini tanıma, kendimizi motive etme, içimizdeki ve ilişkilerimizdeki duyguları iyi yönetme becerisidir.

Son yıllarda ise işverenlerin farklı kültürlerle çalışmayı verimli ve kolay hale getiren kültürel zekayı da çalışanlarında aradığı görülmektedir.

Kültürel zeka, farklı kültürlerden oluşmuş çalışma gruplarını yönetebilmek, farklı uluslardan, farklı kurumlardan ve farklı mesleklerden gelen insanları tanımak, anlamak ve çalışabilmek, kısacası farklı kültürlere adapte olup, bu ortamlarda etkin ve verimli bir şekilde çalışma becerisine sahip olabilmek anlamına gelmektedir.

Yabancı çalışanlar, ülkemizin mega şehirleri dışından çalışmaya gelen ve farklı meslek gruplarından gelen kişilerle çalışmak için kilit bir araçtır.

Her zeka türünde olduğu gibi (CQ) Kültürel Zeka da geliştirebilmektedir. Bunun için en verimli kaynakları "Farklı Kültürlerle Çalışma" konusunda yazılmış kitaplar ve eğitimler olarak tanımlayabiliriz.


Yazan
Doruk Gülsever